Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Geçmişte nasıl ki denizin altından suyu getirdiysek elektriği de getireceğiz ve anavatanla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti böylece çok daha güçlü bağlarla birbirine bağlanmış olacak. Bundan hiç kuşkunuz olmasın.” dedi.
Yılmaz, KKTC ziyareti kapsamında Gazimağusa ilçesine bağlı Maraş bölgesinde KKTC’li vatandaşlarla bir araya geldi. Programa, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim ve KKTC’li bazı bakanlar da katıldı.
Burada konuşan Yılmaz, Kıbrıs Türklerinin sorunlarını çözmeyi, daha müreffeh ve iyi bir ortamda yaşamalarını sağlamayı hedeflediklerini belirterek, bu kapsamda dün önemli bazı toplantılar yaptıklarını söyledi.
KKTC’nin enerji arzına ilişkin toplantıda, kısa, orta ve uzun vadede nelerin yapılması gerektiğine ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti:
“Elektrik çünkü çok önemli bir mesele. Hem sosyal açıdan hem ekonomik açıdan. Olmayınca hayat durur. Dolayısıyla enerji konusunda çok güzel bir çalışma yürüttüğümüzü söyleyebilirim. Kısa vadede tedbirler alıyoruz ama asıl kalıcı, köklü çözüm de tabii uzun vadede inşallah bu kabloyla gerçekleşecek. O konuda da çalışmalarımızı belli bir yere getirmiş durumdayız. Çok büyük bir proje. Geçmişte nasıl ki denizin altından suyu getirdiysek elektriği de getireceğiz ve anavatanla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti böylece çok daha güçlü bağlarla birbirine bağlanmış olacak. Bundan hiç kuşkunuz olmasın.”
Yılmaz, Girne Askeri Hastanesini yenilediklerini ve yenilenen altyapıdan Kıbrıs’taki vatandaşların da istifade edeceklerini belirterek, “Daha geniş bir kesime hizmet sunsun diye bir protokol imzaladık. İnşallah o kapasitesi el verdiği ölçüde Kıbrıs’taki insanımıza da Kıbrıs Türk’üne de Girne Askeri Hastanemiz hizmet verecek. Bu da şimdiden hayırlı olsun diyorum.” ifadelerini kullandı.
“Onların emanetine sahip çıkmamız gerekiyor”
İmzaladıkları diğer protokolün şehit yakınları ve gazilerle ilgili olduğunu aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:
“Mücahitler ve Mehmetçik birlikte bu vatan için, bu topraklar için bu millet için en değerli varlıklarını, canlarını feda ettiler. Bizim de onların emanetine sahip çıkmamız gerekiyor. Bu çerçevede bir protokol imzaladık. Şehit yakınları ve gaziler Türkiye’ye gittiklerinde, KKTC vatandaşı olan şehit yakınları ve gaziler oradaki şehit yakınları ve gaziler hangi sosyal haklardan istifade ediyorsa işte sosyal tesisleri kullanımından kredi yurdu burslarına değişik haklar, istisnalar, muafiyetler ne varsa hani Türkiye’deki kurallar neyse ayrıcalıklar neyse aynısından Türkiye’de faydalanacaklar orada kaldıkları süre boyunca.”
Yılmaz, 50 yıllık bir Barış Harekatı ve 40 yıllık bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devleti gerçeği olduğunu vurgulayarak, “Bu gerçeklere gözünü kapatanlar geçmişte hep denenmiş, sonuç alınmamış yöntemleri tekrar tekrar gündeme getirenler bir sonuç üretemeyeceklerdir. Dolayısıyla çözüm istiyoruz ama bu gerçeklere dayalı, bu gerçekler üzerinden eşitliğe, adalete, hakkaniyete uygun, gerçeklere uygun bir çözümü istiyoruz. İnşallah bu da önümüzdeki dönemlerde en güçlü şekilde ortaya konmaya devam edilecektir.” diye konuştu.
“Hiçbir senaryo tarihi gerçekleri örtemez”
Sinema filmleri ve birtakım sosyal medya platformları üzerinden Barış Harekatı’nın, Silahlı Kuvvetlerin ve Mücahitin çalışmalarının, fedakarlıklarının gölgelenmeye çalışıldığını belirten Yılmaz, “Burada da çok açık ve net söylüyoruz. Hiçbir senaryo tarihi gerçekleri örtemez. Enosis hayalleriyle darbe yapanları bu tarih unutmadı. EOKA çetelerinin yaptığı zulümleri de bu tarih unutmadı. Ne derlerse desinler tarih ortada. Bu konuda da ilgili platformlarla özellikle Türkiye’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bu yayınların yapılmaması yönünde bir uzlaşmaya da büyük oranda varıldığına dair bilgiler de var. Ama diğer toplumların da zihninin zehirlenmemesini elbette temenni ediyoruz.” dedi.
Yılmaz, sağlık ocağı konusunda bir çalışma yürüttüklerini, bin metre kare büyüklüğünde tam donanımlı yeni bir sağlık merkezi inşası için 55 milyon lira Türkiye Cumhuriyeti olarak kaynak tahsis ettiklerini söyledi.
Türkiye’nin geçen yıl tarihinin en büyük deprem afetini yaşadığını hatırlatan Yılmaz, “Tarihimizdeki en büyük afet 11 ilimiz 14 milyon nüfusumuz etkilendi. 50 binden fazla insanımızı maalesef kaybettik o depremde. Acımız çok büyük. Tabii onların içinde şampiyon meleklerimiz de var. Hem tüm depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımıza hem şampiyon meleklerimize Cenabı Allah’tan rahmet diliyorum. Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın diyorum. Bu konularla ilgili hem genel olarak hem de Şampiyon Meleklerle ilgili olarak adli süreçler devam ediyor.” diye konuştu.
Geçen yıl tarım konusunda yaşanan sıkıntılarından çıkardıkları derslerle bu sezona daha hazırlıklı bir şekilde girdiklerini dile getiren Yılmaz, Tarım ve Orman Bakanı ile toplantı yaptıklarını ve uygulanacak tedbirler konusunda Tarım ve Orman Bakanlığının bir açıklama yapacağını kaydetti.
Cevdet Yılmaz, konuşmasının sonunda, “Kaderimiz bir, geçmişimiz bir, geleceğimiz bir, dolayısıyla gönül birliği içinde, fikir birliği içinde, emek birliği içinde hep birlikte geleceği inşa edeceğiz. Türkiye Yüzyılı aynı zamanda Kıbrıs Türkü’nün de yüzyılıdır. Birlikte çok daha güçlü bir geleceğe yürüyeceğiz diyorum.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, program öncesinde “Türk Mukavemet Teşkilatı Mücahitler Sitesi Yerleşkesi’ndeki
“Kıbrıs Barış Harekatı 50. Yıl Sergisi”ni ziyaret etti.